28 Ağustos 2016 Pazar

Atina Okulu


     Merhaba! Bu yazıda uzun zamandır aklımda olan fakat yazarken bile heyecanlandığım, nereden başlayıp anlatacağımı bilemediğim ama sonunda yazma cesareti bulduğum bir eserden bahsedeceğim. Bilmeyenler için söyleyeyim ben üniversitede hem Felsefe hem de Sanat Tarihi okudum. Resmin içeriğini anlatınca anlayacağınız üzere resim benim okuduğum iki bölümle de ilgili olduğu için yeri bende her zaman çok ayrı olmuştur. Odamın duvarlarından tutun telefonumun ekran resmine kadar hayatımın her yerinde bu resim var. Yine pedagojik formasyon eğitimimde hep bu resmi baz alarak sunumlar hazırlamıştım. Yani anlayacağınız üzere bu eser benimle özdeşleşti adeta.

 Atina Okulu


     O zaman eserin tarihçesiyle başlayalım. Eserimizin adı Atina Okulu (The School of Athens) 1509-1511 yılları arasında Yüksek Rönesans döneminin üç ressamından biri olan Raffaello di Sanzio tarafından yapılıyor. Bu resim tuval üzerine yapılmış bir tablo değil, bir fresk. Yani yaş sıva üzerine suda çözülmüş boya pigmentleri kullanılarak yapılan duvar resmi. 1508 yılında Raffaello Roma'ya geliyor ve Papa II. Julius tarafından Vatikan'daki odaları resmetmesi isteniyor. İşte bu odalardan biri olan Stanza della Segnatura'da (İmza Odası/Salonu) bulunan resimlerden biri Atina Okulu. Ölçüleri 500x770 cm. Yani oldukça büyük.



Resmin bulunduğu oda Stanza della Segnatura


     Resimde değişik zaman ve mekanlardan birçok figür bulunuyor. Bu figürler felsefe ve astrolojinin uzlaşmasını temsil ediyor bir anlamda. Bilgeler aralarında çeşitli şekillerde tartışırken gösteriliyor. Kemerli bir salonda tam merkezde Antikçağ'ın düşünürleri Platon ve öğrencisi Aristoteles yer alıyor. Duruşları, özellikle el hareketleri onların felsefi görüşlerine uygun olarak resmedilmiş. Platon'un görüşünde hakikat idealar dünyası dediği dünyadadır bu nedenle parmağı ile yukarıyı gösterir. Aristoteles ise hakikatin bu dünyada olduğunu gösterecek şekilde elini düz bir şekilde tutarak yeri gösterir. Platon'un elinde Timaios diyalogu, Aristoteles'in elinde de Ethica (Nikomakhos'a Etik) kitabı bulunur.


Platon -  Aristoteles

     Resimde gerçek kişiler de model olarak kullanılmıştır. Buna göre Platon'un yüzünün aslında Leonardo da Vinci'nin yüzüdür. Aristoteles için ise model olarak mimar-heykeltıraş Giuliano da Sangallo kullanılmıştır.

     Resimdeki bu ana figürlerden sonra gösterilen diğer figürlere gelirsek; resmin sol kısmında müzik ve aritmetik ile ilgilenen, sağ kısmında ise geometri ve astronomi ile ilgilenen figürler yer alır. Ortadaki temel figürlerin iki yanında onları izleyen figürler ise bu iki Antikçağ filozofunun takipçileridir.
     
     Merdivenlerin son basamağında elini masaya dayamış şekilde oturan kişi diğer bir yunan filozofu olan Herakleitos'tur. Raffaello'nun bu figür için model olarak kullandığı kişi ise dönemin diğer ünlü ressamı Michelangelo'dur. Michelangelo da aynı yıllar içerisinde Vatikan'daki Sistine Şapeli'nin tavanını süslemekteydi. Tavanın süslemelerini anlattığım yazım için tık tık
   

Michelangelo'nun modelliğinde Herakleitos

     Platon'un sol tarafında sırtı ona dönük olarak resmedilen yeşil kıyafetli isim Platon'un hocası Socrates'tir. Ona bakan figür ise Grek devlet adamı Aeschines'tir. Bu figürün Xenophon olabileceği de söylenir.

Aeschine ve Socrates

     Merdivenlerin sol tarafında Arap dünyasından tanıdık bir isim görürüz: İbn-i Rüşd. 12. yüzyılda yaşamış olan ve Averroes olarak bilinen felsefeci İbn-i Rüşd aynı zamanda hekim, fıkıhçı ve matematikçiydi. Aristoteles'in eserlerinden yaptığı tercüme ve şerhlerle ünlüdür.

Averroes (İbn-i Rüşd)
  
     İbn-i Rüşd'ün hemen önünde Yunan filozof ve matematikçi Pythagoras (Pisagor) yer alır.  

Pythagoras
   
     Merdiven basamaklarında oturan diğer bir isim Diogenes'tir. Sinop'ta doğmasıyla bize yakın olan Yunan filozof Diyojen fıçıda yaşaması ile de bilinmektedir.

Diogenes
   
     Sağ tarafta eğilmiş şekilde elindeki pergelle tablete daireler çizen figür konusunda net bir şey söylenmemekle birlikte Öklid ya da Archimedes olduğu düşünülür. Modelliğini de mimar Bramante yapmıştır.

Euclid / Archimedes
     
     Sağ tarafta ellerinde küre bulunan iki isimde bize dönük olan figürün Strabo ya da Zoroaster (Zerdüşt), arkası bize dönük olan figürün ise Ptolemy (Batlamyus) olduğu düşünülür. Ellerindeki küreler yine alanlarına bağlı olarak gökyüzü ver yeryüzünü göstermektedir. 

Strabo / Zoroaster - Ptolemy

     Bu muhteşem simetrideki perspektifli yapının duvarlarında Yunan mitolojisinden elinde liri ile güneş tanrısı Apollon (solda) ve bilgelik tanrıçası Athena (sağda) heykelleri bulunur.

Apollon

     Resmimizin kahramanı sevgili ressamımız kendisini resme dahil etmeyi elbette unutmamıştır. En sağda yüzü bize dönük olarak kendisini göstermiştir. Aslında ressam Apelles'i kendi görüntüsünde çizmiştir. Resimde gösteriliş açısından en can alıcı figürlerden biri de bence O'dur.

Raffaello


     Ben resimle ilgili her figürü tek tek anlatmadım. Sadece önemli denebilecek düzeyde dikkat çekici figürleri ele alarak size tanıtmak istedim. Figürlerin tek tek kimleri işaret ettiğini merak ediyorsanız şu linke tıklayıp daha yakından inceleyebilirsiniz.


   




     Son olarak kendimle ilgili bir anektod anlatayım. 2013 yılında Roma'ya gitme fırsatım oldu. O zaman Sanat Tarihi'ne yeni başlamıştım. Hangi eser hangi müzede karıştırıyorum haliyle. Roma'dan önce Floransa ve Paris'te de bir sürü müze gezince eserler karıştı bende. Roma'daki son günümde Vatikan'a gittim. Bu odalardan tek tek geçiyorum, bir anda Atina Okulu'nun bulunduğu odaya geldim. Fakat gerçekten bu eserin burada olduğu tamamen silinmiş aklımdan. Sağdaki soldaki resimlere bakarken arkamı döndüm ve tam karşımda tüm güzelliğiyle Atina Okulu duruyordu. 24 senelik hayatımda şimdiye dek böyle bir heyecanı 2-3 kez yaşamışımdır. Anlatırken ne kadar canlanır kafanızda bilmiyorum ama resme bakarken ellerimin titrediğini ve doğru düzgün fotoğraf çekemediğimi öyle net hatırlıyorum ki. Fotoğrafların arasında en doğru düzgün çıkanı aşağıya ekliyorum. Sanırım onu da bu halimin en yakın şahidi olan arkadaşım çekmişti. "Benim ellerim titriyor sen çeker misin?" dediğimi hatırlıyorum. İşte benim için resmin önemini böyle bir anı ile anlatmak istedim. O kadar müze gezdim, o kadar eser gördüm bunun yeri hep ayrı. Hep de öyle kalacak. Bunu kaç kez dillendirdim bilenler bilir ama Roma'dan döndüğüm günden beri tek hayalim tekrar Roma'ya gitmek. Tekrar Raffaello ile buluşmak. Bu sefer ellerim titremeden fotoğraf çekip dakikalarca duvarın karşısında bu resme bakmak. İçinizden amin dediğinizi duyar gibiyim :)


Vatican - Atina Okulu

     Benim resim ile ilgili söyleyeceklerim bu kadar. Umuyorum keyifle okumuşsunuzdur. Bir gün sizin de bu muhteşem eserle karşılaşmanız dileğiyle, hoşça kalın! :)