27 Mart 2017 Pazartesi

Karıncalar - Bir Savaş Vardı


     Merhaba!  Bugün Dünya Tiyatrolar Günü. Bu vesileyle son zamanlarda izleyip çok etkilendiğim, sizlerin de izlemesini tavsiye ettiğim bir oyundan bahsedeceğim.




     Oyunun adı "Karıncalar - Bir Savaş Vardı". Şehir Tiyatroları'nda sergilenen bir oyun. Oyunun en can alıcını kısmını söylüyorum. Tek bir oyuncu var ve o da Mert Turak. Uzun zaman sonra Mert Turak'ın Şehir Tiyatroları'na böylesi bir oyunla dönmüş olması nasıl mutlu etti bilemezsiniz. Tek oyuncu var ama oyunda aslında birden fazla karakter var. Ve hepsini en üst seviyede tek başına canlandırıyor Mert Turak. Oyunun teknik kısmından devam edeyim. Hikayenin yazarı Boris Vian ile John Steinbeck. Çevirenler Işıl Yüce ile Ülkü Tamer. Oyunlaştıran ise Gökhan Aktemur. 80 dakikalık tek perde bir oyun. Konusu da kısaca şöyle: "Bir asker, nedenini bilmediği ve hiçbir şeyini anlayamadığı savaşta firar eder. Özgürlüğe koşup sevgilisine kavuşacağını sanırken ayağı bir mayına kilitlenir. İşgal için gittiği topraklarda kendine esir olan asker, hayatta kalabilmek için, topuğunu mayından ayırmamak zorundadır." 


                                                     

     Oyunun başları sizi tam çekmeyebilir. Asıl heyecanlı kısımlar savaş anını anlatması ile başlıyor. Ses efektleri, ışık ve oyuncumuzun ordan oraya koşturması hatta suyun içine girip çıkması ile tamamıyla oyunun içine giriyorsunuz. Burada belirtmem gereken asıl nokta işte oyunculuk performansı. Mert Turak’ı ne kadar  tanıyorsunuz, izlediniz mi bilmiyorum ama ben Kabare’den beri takip ediyorum ve bu oyun için de çok heyecanlanmıştım. Beklentilerimi kesinlikle boşa çıkarmadı. Birden fazla karakteri aynı anda canlandırmak, rolden role girmek. Öyle güzel yansıttı ki bizlere. Özellikle arkadaşının esir alındığı bir sahne var ki, sanırım oyunun en güzel sahnesiydi. Sonu da oldukça şaşırtıcı bitiyor aslında. Ve mayına bastığı andan sonra gelişen olaylar, ayağını bir an hareket ettirmemesi de ayakta alkışlanmalı. Gerçekten öyle güzel oynuyor ki o anı, savaş ortamını, tüm o görüntüleri zihninizde canlandırabiliyorsunuz. Oyun metni çok can acıtıcı aslında. Savaş ortamında bir askerin yaşadıkları, yaşayabilecekleri, hissettikleri. Belki askere gitmiş olanlar için daha etkileyici olacaktır. 



     Benim oyunla ilgili kısaca görüşlerim böyle. Sadece dekor daha iyi olabilirdi. Onun dışında teknik konularla ilgili hiçbir sıkıntı yok. Oyunculuk zaten dediğim gibi üst düzey. Hazır daha sezon kapanmamışken kesinlikle izlemenizi tavsiye ediyorum. Oyun 5-8 Nisan tarihleri arasında  Fatih Reşat Nuri Sahnesi'nde, 20-22 Nisan tarihleri arasında ise Gaziosmanpaşa sahnesinde olacak. Biletleri gişeden ya da https://bilet.ibb.gov.tr adresinden satın olabilirsiniz. Nisan oyun düzenini de buraya ekliyorum. Belki diğer oyunlara da göz atmak istersiniz. Şimdiden gidecek olanlara iyi seyirler diliyorum.


"Herkes bir şey öldürüyordu, ben seni yaşatmaya çalışıyordum."